Mekong, dünyanın yedinci en büyük nehri ve Asya'daki en büyük ulus ötesi nehir sistemidir. Altı ülkeden akar ve sonunda Güney Çin Denizi'ne akar. Başlangıçta pek çok kişi tarafından bilinmiyordu ama Mekong Nehri'ndeki gerçek bir olaydan uyarlanan bir filmdi ve herkes bu çok önemli nehre bir kez daha ilgi gösterdi. Günümüzde Mekong Nehri'ni ziyaret eden çok sayıda turist var.Buradaki balıkçılık nispeten açık ve su kalitesi iyi.Herkes sadece gölü ve dağları değil, burada balıkları da görebiliyor.Yakalanan balıklar iri ve şişman ve tadı son derece lezzetli. Sadece bu da değil, Mekong Nehri'ndeki karidesler de sular altında kalıyor Bir kedi en az bir kedi ağırlığında Turistler şok oldu: Bu gerçekten bir karides çiftliği mi?
Mekong Nehri Havzasındaki birçok insan balıkçılık yaparak geçimini sağlıyor, ancak herkes buradaki ekosisteme aşırı zarar vermedi, bu da burada balıkların ve karideslerin ahlaksız büyümesine neden oldu. Belki de küçüklüklerinden beri balık ve karideslerle uğraştıkları ve yerlilerin yemek için çok tembel oldukları ve turistlere balık tutmaya açık oldukları içindir.Bu kadar büyük balık ve karides görmemiş insanlar gerçekten göz açıcıdır.
Mekong Nehri'nde karides avlamak çok kolay, tam bir hasat almak uzun sürmüyor.Herkes karidesleri yakalıyor.Karideslerin boyutu çok büyük.Görsel gözlemlere göre biri en az bir kedi, bir kişi de beşini tutuyor. Bu tür karidesi piyasadan satın almak zordur ve hala temiz bir su havzasında tutulur.Tadı kesinlikle satılandan daha lezzetlidir.
Karidesin üreme yeteneği zaten çok güçlü. Kontrol edilmezse sular altında kalacak. Mekong Nehri'nin kaynakları çok zengin. Balıklar ve karideslerin yemek yeme konusunda endişelenmelerine gerek yok ve hiç kimse yaşam ortamlarını kasıtlı olarak yok etmeyecek. Buradaki balıklar ve karidesler normalden daha büyük ve turistler buranın bir karides çiftliği olduğundan şüpheleniyor. Yani konu Mekong Nehri olunca, balıkçılık gerçekten sürprizlerle dolu bir eğlence aktivitesidir ve yabancılar da buna ilgi duyar.