Bir yıldız ebedi bir gök cismi değildir, genç ve olgun döneminden geçerken kendi yaşlılığına girecektir.Yıldızın yanmasının sonraki aşaması kısa bir istikrarsızlık yaşayacak ve böylece yıldızın kendisinin kütlesi olan kırmızı bir dev oluşturacaktır. Aynı mı, yani geçen zaman da farklı, kırmızı dev dönemdeki yıldızın yüzeyi daha düşük bir sıcaklığa sahip, bu sırada yıldızın hacmi daha büyük, bu yüzden görünüm daha parlak. Görünen renk kırmızı. Böylece Kızıl Dev olarak adlandırıldı.
Bu kısa süre sona erdiğinde, kırmızı devin ölüm süreci maddeyi yıldızlararası buluta saçacak ve evrenden büyük miktarda toz oluşturacak.Hepimizin bildiği gibi, evrendeki en güçlü ve en parlak kuvvet süpernovadır. Patlamada üretilen süpernova patlaması çok sayıda toz parçacığını yok edecek.
Bugün var olan teori, süpernova patlamasından etkilenen uzay bölgesinin boş olmasıdır. Bununla birlikte, NASA araştırmacıları, 1987'de meydana gelen süpernova patlamasının tam tersi olduğunu gözlemlemek için SOFIA teleskopunu kullandılar ve üretilen toz miktarı, önceden beklenenin on katı fazlaydı.
1987'de bir süpernova patladığında, insanoğlunun keşfettiği ilk süpernova patlamasıydı ve gökbilimciler o zamandan beri üzerinde çalışıyorlar, bu nedenle bu süpernova patlaması, dört yüz yılın en parlak patlamalarından biri olarak kabul ediliyor. Bu sefer patlama teorik durumdan farklı, patlamada çok fazla malzeme bulduk, yani bu keşif süpernova patlamasından sonra çok fazla toz olması gerektiğini de kanıtlıyor.
Bu çalışma, Samanyolu galaksisinde çok fazla toz olduğunu insanlığa açıklayacaktır. 1987A süpernova patlamadan önce, etrafında patlamadan sonra yok olan bir dizi benzersiz halka vardı. Son gözlemler, tozun geri kalan parçacıklardan yeniden oluştuğunu veya büyüdüğünü gösteriyor.
Araştırmacılar, SOFIA tarafından tespit edilen tozun mevcut toz parçacıklarının büyümesinden veya yeni toz kümelerinin oluşumundan kaynaklanabileceğini iddia ediyor. Bu yeni araştırma sonuçları, gökbilimcilerin patlamadan sonra kozmik ortamı ve patlamadan sonra toz oluşumu olasılığını yeniden incelemelerine olanak sağlayacak.
Kullanılan SOFIA, 106 inç çapında bir teleskopu olan bir uçan gözlemevidir. İşlevi, evrenin tozunu incelemek için daha uygundur.