İnsanlar çözülemeyen sorunlarla karşılaştıklarında veya kalpleri boş olduğunda, kendilerini motive etme hedefi olarak bir inancı seçeceklerdir.Bazı insanlar sadece psikolojik rahatlığın peşinden gidebilir, ancak bazıları buna inanır. Pek çok inanışta, "şimdi acı çektikten sonra ödül kazanabilirsiniz" fikri vardır, bu yüzden de benzer bir münzevi varlığı vardır. Ülkemizde de çok sayıda münzevi rahip var, para ya da hayır kabul etmiyorlar ama yüreklerine sıkı bir inançları var ve bunun için yoluna devam ediyorlar.
Dervişlerin en çok olduğu ülke Hindistan'dır, birçok Hintliler dini inançları nedeniyle dindarlıklarını "münzevi" uygulamalarıyla ifade etmeyi seçerler. Hindistan'da, zorluklara katlanırlarsa cennete gidebileceklerine inanırlar. Ne kadar acı çekerlerse cennete o kadar yakın olurlar.Ancak, bir ömür boyu birçok acı vardır ve cennete girmek genellikle birkaç reenkarnasyon gerektirir. Bazı insanlar kestirme yollardan gitmeyi seçiyor ve hayatlarını Tanrı'nın bakımı karşılığında geçirmek istiyorlar, böylece Hindistan'da çileciler her yerde görülebilir.
İnançlarını güçlendirmek için, "münzevi" arzularını ve özdenetimlerini bastırmayı seçecekler. Hindistan'da münzevi rahiplerin uygulamasında, fiziksel işkenceye ne kadar dayanırsa, o kadar çok insan rol model olarak görülüyor. Hatta bazıları kişinin sahip olması gereken arzularını son derece kaba bir biçimde sıkıştırır, yemek yeme, içme ve uyumanın temel fizyolojik ihtiyaçları dışında neredeyse hiçbir arzu yoktur. Bir kadınla evlenmek ve çocuk sahibi olmak onlar için daha da gereksizdir.
Hindistan'da münzevi bir keşişin hayatının gerçekten "acı" olduğunu söylemeliyim. Birisi yaklaşık 50 yıldır kolunu kaldırdı ve indirmedi.Kolu atrofi olana ve yere bırakılamayana kadar rol model olarak kabul edildi. Dişlerinizi fırçalamıyorsanız veya yüzünüzü yıkamıyorsanız, uyumak için bir çivi yatağı kullanırsınız ve bazen yiyecek yiyeceğiniz, hatta ceset bile yiyemezsiniz. Bu tür bir yaşam, temelde çoğu insanın dayanabileceği bir şey değildir. Bu davranış çoğu insan tarafından kabul edilmez, ancak umursamazlar, peşinde oldukları şey inançlarıdır!