Metin / Menşei
II. Dünya Savaşı'ndan sonra dünyanın yapısı köklü değişikliklere uğradı, bazı geleneksel askeri güçler gerilemeye başladı ve Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği dünyada iki süper güç haline geldi. Dünyada iki süper güç olarak, her iki taraf da birbirini kontrol edip dengeleyebilmek için askeri alanda kapsamlı araştırmalar yaptı. Sovyetler Birliği'nin askeri alana yaptığı büyük yatırım, Sovyetler Birliği'nin sonradan çöküşünde önemli bir faktör oldu. O zamanlar Sovyetler Birliği çok para yatırdı ve silah ve teçhizatın geliştirilmesinde büyük başarılar elde etti. Bugün bile, Sovyet döneminde geliştirilen ve üretilen silah ve teçhizata dönüp baktığımızda, hepimiz çok şaşırıyoruz.
Bu yazıda Sovyet döneminde üretilen süper nükleer denizaltılara bakıyoruz. İnsanlığın inşa ettiği nükleer denizaltılar arasında, Sovyetler Birliği tarafından inşa edilen tayfun sınıfı nükleer denizaltınınkinden daha büyük hacim ve tonaja sahip bir nükleer denizaltı hiç olmadı ve tam yüklü deplasmanı 48.000 tona ulaştı. Fransız nükleer enerjili uçak gemisinin tam yüklü deplasmanı 42.000 tondur.Typhoon sınıfı nükleer denizaltının uçak gemisinden daha büyük olduğu söylenebilir. Sovyetler Birliği tarafından inşa edilen devasa nükleer denizaltı için, rakibi olan Birleşik Devletler şok olmuş olabilir. Sovyetler Birliği tarafından inşa edilen tayfun sınıfı nükleer denizaltıdan, Soğuk Savaş sırasında Sovyetler Birliği'nin güçlü askeri gücünü görebiliriz.
Sovyetler Birliği'nin Typhoon sınıfı nükleer denizaltılar geliştirip üretmesinin nedeni, ABD-Sovyet hegemonya mücadelesinin uluslararası arka planıyla yakından ilişkiliydi. 1968'de Amerika Birleşik Devletleri, Amerika Birleşik Devletleri'nin Ohio sınıfı nükleer denizaltısının doğduğu Trident stratejik füze sistemini geliştirmeye karar verdi. ABD silah araştırma planını öğrendikten sonra, Sovyetler Birliği, yeni ABD silahlarını hedef almak için yeni bir tür nükleer denizaltı geliştirmeye karar verdi. 1969'da Sovyetler Birliği "941" projesini geliştirmeye başladı. Sovyetler Birliği "941" projesi tarafından tasarlanan nükleer denizaltılar için yüksek taktik gereksinimlere sahipti. Tasarım zor olsa da, araştırmacılar çeşitli zorlukların üstesinden geldiler ve sonunda Typhoon nükleer denizaltısını başarıyla geliştirdiler. Okyanusta bir süper dev olarak, toplam 6 tayfun sınıfı nükleer denizaltı inşa edildi.
Tayfun sınıfı nükleer denizaltı sadece süper büyük bir boyuta ve 48.000 tona kadar yer değiştirmeye sahip olmakla kalmıyor, aynı zamanda süper saldırı gücüne de sahip. Typhoon sınıfı nükleer denizaltının benimsediği çift basınçlı gövde tasarımı, yalnızca denizaltının anti-grev kabiliyetini artırmakla kalmaz, aynı zamanda 16 SS-N-20 balistik füzesi de taşıyabilir. Typhoon sınıfı nükleer denizaltılar yalnızca güçlü saldırı yeteneklerine sahip değil, aynı zamanda saldırı önleme yetenekleri de inanılmaz. Torpidolar denizaltılara saldırmak için önemli bir silahtır Torpido saldırıları için teoride tayfun sınıfı bir nükleer denizaltı bir veya iki torpido saldırısına dayanabilir, böylece denizaltı vurulsa bile batmaz.
Typhoon sınıfı nükleer denizaltı güçlü olmasına rağmen, Rus Donanması'nda hizmet veren tek bir Typhoon sınıfı nükleer denizaltı var. Şu anda hizmette olan tayfun sınıfı nükleer denizaltı bir test platformu olarak kullanılıyor ve bir zamanlar dev olan dev, yavaş yavaş tarih sahnesinden çekilecek. Typhoon sınıfı nükleer denizaltının iyileştirilmesi ve bakımının maliyeti çok büyük ve Rusyanın mevcut ekonomik durumu bu kadar büyük maliyeti karşılayamaz. Bilim ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte, denizaltının teknolojilerinin birçoğu geride kaldı, bu nedenle Rus Donanması'ndan emekli olmak da kaçınılmaz bir eğilim.