Xining Dongguan Camii, Ming Hanedanlığı'nın Hongwu döneminde inşa edilmiştir.
Ta'er Tapınağı Sekiz Pagoda
Xining Merkez Meydanı
Xining Dongguan Camii
Lanzhou'da sabah 7: 40'ta trene bindik ve 10: 50'de Xining'e vardık. Qinghai'ye yolculuğumuz başladı.
Qinghai çok özel bir yer. İç bölge bir sınır gibi görünüyor ve sınır iç bölge gibi görünüyor; söyle
Sincan ve Tibet karakteristiğine sahip olduğu için sınır gibidir; iç bölge gibidir çünkü aslında Çin'in hinterlandı.
Sarı Nehir ve Yangtze Nehri buradan, çok büyük ve kudretli, binlerce mil sarkarak, Çin medeniyetinin beş bin yıllık uzun yıllarını besleyerek dışarı çıktı.
Buradaki dağlar, nehirler, göller, kırlar ve havzalar muhteşem bir doğal manzara oluşturur. Qinghai büyülüdür, ancak şahsen ziyaret ederek muhteşem iç mekanını takdir edebilirsiniz.
Han.
Xining Şehri, Qinghai Eyaletinin başkentidir. Xining'de Müslüman dünyasına girmiş gibi hissedeceksiniz; çoğu erkek beyaz şapka ve kadınlar siyah atkı takıyor; bu anakaradan en büyük farkı. Arabada şoför ve tur rehberinin konuştuğunu duydum, hangi azınlık dilinin konuşulduğunu düşündüm. Sorduğumda, aslında Xining lehçesinden bahsettim.
Dongguan Caddesi üzerinde bulunan Dongguan Camii, Xining'deki Müslümanların ibadet merkezidir. Qinghai'de uzun bir geçmişi olan en büyük cami avlusu. Ming Hanedanlığı'nın Hongwu döneminde inşa edilmiş ve deneyimlidir.
Yaşamın değişimleri, birkaç yıkım ve birkaç inşaat nihayet bugünün ölçeğine sahip.
Xining insanları dünyanın her köşesinden geldiklerini iddia ediyorlar, çünkü 50 yıldan daha uzun bir süre önce Xining şehrinde sadece 50.000 kişi vardı. Bir şair bir zamanlar bir şiir yazdı: "Dağ kartalının kanatlarını kırdığı yer, atın koştuğu yer, suçluların hapsedildiği ve masum insanların sürüldüğü bir yer ..." Bu muhtemelen eski Xining halkının, özellikle de yaşlıların bir parçasıdır. Entelektüellerin tasviri.
Ancak, eski Qiang halkının ilk başta göçebe olduğu bu yerde, şimdi Müslüman dünyasında.
Xining sokak görünümü, üstteki resim, alttaki Tutar Tapınağı