ABD kendisini her zaman bir dünya hegemonu olarak görmüştür, ABD dolarının dünya maliyesindeki konumunu sürekli olarak ağırlaştırmakta ve askeri gücü, zengin kaynakları ve zayıf askeri gücü olan ülkeleri sıkıştırmak için kullanmaktadır. Çin hızla gelişiyor, Amerika Birleşik Devletleri açısından dünya hegemonyasını tehdit ediyor, bu nedenle ABD Çin'i baskı altına alıyor, Çin de ABD'nin mantıksız ve bencil tavrına karşı tutumunu ifade ediyor.
Çin-ABD ilişkileri de ABD'nin tavrıyla gerginleşti. Geçtiğimiz ay Amerika Birleşik Devletleri herhangi bir neden olmaksızın Çin'den Houston'daki konsolosluğunu kapatmasını istedi ve Amerika Birleşik Devletleri'nin gerçek amacı bilinmiyor. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yeni seçimler bu yılın Kasım ayında sona erdi, ancak Trump'ın oyları başka bir başkan adayı olan Biden'ın gerisinde kaldı.
Genel seçim baskısı altında, Trump kendisine verilen oyları artırmak için sık sık Çin'i hedef aldı. Çin'i hedef alarak, salgının uygunsuz şekilde ele alınmasının ve sessizliğin etnik çatışmalar üzerindeki etkisinin azaltılabileceği umulmaktadır. Ancak bu Trump'ın kişisel davranışı olsa da Çin-ABD ilişkilerini daha da kötüleştirdi ve son zamanlarda ABD'nin Çin yakınlarında giderek daha fazla askeri operasyon gerçekleştirmesi, iki ülke arasındaki ilişkileri daha gergin bir aşamaya getirdi. İki ülke arasındaki ilişkilerde çatlaklar çıktı.
Birleşmiş Milletler iki ülke arasındaki gerilimi ayarlamak için çıktı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, iki mevcut ilişkiyi uyararak, iki ülke arasındaki ilişkilerin tamamen bölünmesi halinde dünyayı ikiye bölünmeye zorlayacağını ve yeni bir soğuk savaş dönemini de oluşturacağını söyledi.
Her iki ülke de dünya gücü ... İki ülke iyi müzakereler yapabilirse bu dünyanın daha da gelişmesini teşvik edecek ama iki ülke arasındaki ilişkiler kötüye giderse dünya üzerindeki etkisi çok büyük olacak.
Amerika Birleşik Devletleri, ABD'deki Çin Başkonsolosluğu'nu kapatmak için mantıksız suçlamalar kullandı ve kapanıştan sonra Trump daha da küstahça Amerika Birleşik Devletleri'ndeki daha fazla Çin kurumunu kapatacağını söyledi.
ABD'nin bu kışkırtıcı hareketine cevaben Çin, karşılıklı bir önlem de aldı ve 24 Temmuz'da ABD'nin Çin Başkonsolosluğunu kapattı. 17 Ağustos'ta Houston Başkonsolosluğu personeli vatan kucağına döndü ve Çin Dışişleri Bakanı şahsen uçağı aldı.
Çin Dışişleri Bakanlığı da BM Genel Sekreterinin Çin-ABD ilişkileriyle ilgili yorumlarına yanıt verdi. Zhao Li, her zaman Çin ile ABD arasındaki işbirliğinin her ikisine de fayda sağlayacağına inandığımızda ısrar etti, ancak savaş her ikisine de zarar verir. Çin-ABD işbirliği, iki ülkeye ve dünyaya fayda sağlayan büyük olayları gerçekleştirebilir.Çin-ABD çatışması uluslararası toplumun çıkarına değildir. Çin-ABD ilişkilerinin sağlıklı ve istikrarlı gelişimi, Çin'in, ABD'nin ve dünyanın bugününe ve geleceğine dayanıyor ve Çin, ABD ve dünya halklarının ortak özlemlerine uyuyor.
Çin-ABD ilişkilerindeki mevcut ciddi zorluklar, ABD hükümetinin bu süre zarfında tek taraflı olarak olayları kışkırtması ve Çinin içişlerine müdahale eden, Çinin çıkarlarına zarar veren ve Çin-ABD ilişkilerini ciddi şekilde baltalayan bir dizi sözü ve eylemi pervasızca benimsemesinden kaynaklanmaktadır.