Hindistan ve Pakistan başlangıçta aynı ülkeye aitti, ancak daha sonra Birleşik Krallık'ın katılımı nedeniyle Hindistan sonunda çöktü ve Hindistan ve Pakistan olmak üzere iki ülkeye ayrıldı. Ancak iki ülkenin ayrılması sırasında yaşanan bazı çelişkiler ve Keşmir bölgesinin kontrolü için verilen mücadele nedeniyle Hindistan ile Pakistan arasındaki çatışmalar devam etti.
Hindistan, yerel halkı bastırmak için Keşmir bölgesinin kontrolünü ele geçirdikten sonra, sopalarla dayak, kablolar, elektrik şokları ve doğrudan silahla ateş etmek dahil olmak üzere zulüm yapmaya devam etti. Üstelik bu mesele, uluslararası alanda yaygın bir ilgi uyandırmıştır. Bu nedenle Pakistan ve diğer ülkeler son zamanlarda BM Güvenlik Konseyi'ni Keşmir'deki insanlara karşı kışkırtılmamış zulümlerden dolayı Hint ordusunu cezalandırmak için bir tartışma toplantısı yapmaya çağırdı.
Maalesef Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkelerin etkisi nedeniyle Pakistan ve diğer ülkeler tarafından yapılan bu talep yerine getirilemedi. Bu bağlamda Hindistan tarafı, Pakistan'ın uluslararası toplumu Keşmir'e müdahale etmeye çağırma planını boşa çıkaran "Hindistan-Pakistan diplomatik savaşını" Hindistan'ın kazandığını bile ilan etti.
Hindistan'ın "ANI" web sitesinden 10 Ağustos'ta çıkan habere göre, Hindistan'ın bu diplomatik savaşta kazandığı "zafer" sonrasında Hindistan için bir kez daha müjde haberi geldi, yani 57 ülkeden oluşan Grup taraf seçmeyi reddetti ve "İslam İşbirliği Teşkilatı" na üye 57 devletin bu kararı vermesinin nedeni, Pakistan Keşmir meselesine müdahale ettiğinde, bu 57 üye devletin Hindistan'ı rahatsız etmenin, fon verenlerin çok sayıda enerji emrini kaybetmelerinin ciddi sonuçlarıyla karşılaşacak olmaları ve Bu üye devletlerin görmek istemediği şey bu ve bu üye devletler Keşmir meselesini tartışmak istemiyorlar.
Pakistanın geleneksel müttefikleri Suudi Arabistan ve BAEnin de 57 üye devlet arasında yer aldığını belirtmekte fayda var. Suudi Arabistan ve diğer ülkelerin Keşmir halkının çektiği acıyı görmezden gelmesi ve Hindistanın sivilleri acımasızca bastırmasını teşvik etmesi karşısında, Pakistanın Dışişleri Bakanı Quresi öfkeyle bunun hayal kırıklığı yarattığını söyledi.
Aslında yukarıda sayılan nedenlere ek olarak Pakistan çok kızgın ve bir başka neden daha var, yani Suudi Arabistan ile Pakistan arasındaki ilişkinin son yıllarda çok yakın olması. Suudi Arabistan yıllar içinde Pakistan'a para ve askeri anlamda çok yardım etti.Pakistan bir nükleer silah ülkesi olarak Suudi Arabistan'a "koruma" sağladı. Bu nedenle iki taraf arasındaki işbirliği her zaman bir kazan-kazan durumu oldu. Ancak Pakistan Güvenlik Konseyini tartışma toplantısı çağrısında bulunduğunda 57 ülkeden oluşan Grubun lideri Suudi Arabistan sadece Pakistan'ı desteklemekle kalmamış, Hindistan'a yakın olmayı da amaçlamıştı, bu nedenle Pakistan'ın bundan çok memnun olmaması doğal.
Bununla birlikte, Keşmir'deki mevcut sorun başarıyla uluslararası bir soruna dönüştü ve bunun sorunu çözmekten uzak olmadığına inanıyorum.