Barajın güzelliği, rengarenk huş ağaçlarında, cennetteki ve yeryüzündeki beyaz bulutlar, inekler ve koyunlar, öngörülemeyen ışık ve gölgedeki güzellikte yatmaktadır. Yıl boyunca buradaki iklim bir sihirbaz gibidir, gökleri ve dünyayı o kadar sihirli ve öngörülemez bir şekilde değiştirerek insanları oyalamaktadır. Berrak çimen ve soluk bulutlar ve çiçek açan çiçeklerle dolu uçsuz bucaksız yeşil tarlalarda, sanki "gökyüzü düşüyor ve bulutlar omuzlarını ovmak üzere" hissi veriyor.
Barajın üzerindeki gökyüzü masmavi mavidir ve gökyüzü beyaz bulutlarla çevrilidir. Uzun süre şehirlerde yaşayan bizler için otlaklardaki sığır ve koyun sürüleri ile sığır ve koyun için bağıran çobanlar nadirdir. Şok edici olan ise gölün gökyüzünden daha mavi olması, ben denizin mavisini görmüştüm ama buradaki göl denizden daha mavi ve daha berrak.
Fotoğrafçılar için barajın cazibesi, doğanın büyüleyici renklerinin ve sürekli değişen ışık ve gölge efektlerinin keyfini çıkarabilmenizdir. Çayır ve tepelerin birleşimi güzel bir eğri oluşturur Huş ağacı ormanı ile sığırlar ve koyunlar atlama notaları gibidir, ışık ve gölgenin güzel bir melodisini oluşturur ve doğal manzarada orijinal haliyle süblimleşmeye dönüşü hissedebilirsiniz.
Daha sonra kamerayı kaldırıyorum çünkü burada zaten beden ve zihni birleştirebiliyorum ve artık hatırlamama yardımcı olması için lense ihtiyacım yok. Şu anda bu durum ve durum ölü bir hayat gibi tekrarlanamaz ve mutluluk gibi unutulmayacaktır.