160 kilometreye ulaştığımda Ulagai'ye ulaşmıştım ve cep telefonu navigasyonu geri dönmemi istedi, ancak sağdaki işaret Mandu Hubaolag'ın 82 kilometre sola döndüğünü söylüyordu. 20 metre sola döndükten sonra Moğolistan'ın yamaçlarında dolambaçlı bir toprak yol var. Bir U dönüşü seçin ve navigasyonun önerdiği en yakın rota 86 kilometre olan toprak yoldur. Geri dönmeye devam ederken, özlediğimiz S303 karayoluna umudumuzu koyuyoruz, beklediğimiz düz yol olmalı. Bu sırada Mo'nun bir arkadaşıyla tanıştım, tanıştığımız ilk Mo'nun arkadaşıydı. Dönüş yolculuğunda, yola uzak olmayan büyük bir gölün de dahil olduğu, geldiğimizde yolda gördüğümüz manzarayı hatırlamamamız şaşırtıcıydı.
S303 gözlerin önünde belirdiğinde, navigasyonun belirlenen konumuna ulaşmak için 100 kilometre kaçırıldı, neredeyse yerinde çöktü. Bu çukurların ve toprakların olduğu bir taşra yolu. Aynı zamanda Shanxi'den bir başka Mo arkadaşı da karşımıza çıktı, hevesliydi ve onunla gitmeyi seçti. Sadece bir hata yap.
Şu anda Mandu Hubaolag'dan 119 kilometre uzakta. İki saat sonra sadece 30 kilometre yürüdük. Daha önce saat kaçırıldığı için şu anda akşam saat 7'de, burada gün batımı geç olmasına rağmen, ancak bu hızda karanlık olmalı. Issız otlakta karanlık yolda yürürken bir düşünün. Büyük kamyon geçerken, tüm insan, tüm motosiklet, tüm koltuk, tekerlekler, gidonlar, ışıklar, aynalar ve yakıt depoları ... tüm tekerlekler sarı tozla kaplıydı. Şu anda, otlakta dörtnala koşan bir ceset gibi çamur ve tozla kaplıyız. Kaç kez tozla vaftiz edildiğimi ve çukurlarla kırbaçlandığımı bilmiyorum Kıçımın tıpkı bir güveçten yeni yıkanmış gibi olduğunu hafifçe hissediyorum. Birkaç yıl önce 318 Ulusal Karayolu'nda yürüdüm, zaten uyuşturan bir yoldu ve bu kıyaslanabilir. Buradaki yollar böyledir.Birçok kavşakta doğru ve gerekli yol işaretleri nadiren zamanında gösterilir. Akşam dokuz buçukta umut gördük. Kilometre sayacı 402 kilometre gösterir.
Daha sonra, iyi şovun henüz gelmediği ortaya çıktı ...