2. İngiliz Konsolosluğu önüne yeni gelen
3. Bin Yıl
4. Zhaoguan Kulesi
5. Duyi Bürosu
6. Aşama
7. Unutulmaz
8. Eski zaman
9. Sokak
10. Eski Sokak
11. Eski dükkan
12. Şampiyon pastası
13. Temizleyiciler
14. Acele edin
15. Ocarina Çocuğu
16. Şiir Kulübü
17, çiçekler ve bitkiler
18, geçiş yok
Kırlangıçlar gitti, bazen tekrar gelecekler; söğütler soldu, bazen tekrar yeşil olacaklar; şeftali çiçekleri soldu, bazen tekrar çiçek açacaklar. Ama bilge, söyle bana, günlerimiz neden sonsuza dek geçti? Biri onları çaldı: Kim o? Nerede saklanıyor? Kendi kendilerine kaçtılar: Şimdi neredeler? Bana kaç gün verdiklerini bilmiyorum ama gerçekten de ellerim yavaş yavaş boştu. Sessizce sayarsak, ellerimden 8.000'den fazla gün kaydı; tıpkı denizdeki bir iğnenin ucundaki su damlası gibi, günlerim zamanın akışında ses ve gölge olmadan damlıyor. Kaşıyan bir kafayla ağlamaktan kendimi alamadım. Git gidersen, gelirsen gel gel; gidip gelmenin ortasında ne kadar telaşlı? Sabah kalktığımda, kabine iki veya üç eğik güneş çarptı. Güneş, ayakları var, nazikçe ve sessizce hareket ediyor; ben de şaşkınlıkla takip ettim. Yani-elleri yıkarken günler leğende geçer; yemek yerken günler pirinç kasesinde geçer; sessizken yoğunlaşmış gözlerin önünden geçer. Aceleyle gittiğini fark ettim.Kolumu kapatmak için elimi uzattığımda yine örtü kolunun yanından geçti.Karanlık olunca yatakta yatarken akıllıca üstüme basıp ayaklarımdan uçtu. gitti. Gözlerimi açıp güneşe veda ettiğimde başka bir gündü. Yüzümü sakladım ve iç geçirdim. Ama yeni günlerin gölgeleri iç çekişlerle geçip gitmeye başladı. Uçar gibi kaçarken binlerce ailenin dünyasında ne yapabilirim? Sadece gezinme var, sadece acele; sekiz bin günden fazla süren telaşta, dolaşmanın yanı sıra geriye ne kalıyor? Geçen günler hafif bir duman gibidir, rüzgarın savurduğu, ilk güneşin erittiği sis gibi; hangi izleri bırakıyorum? Neden saç yayı gibi izler bıraktım? Bu dünyaya çıplak geldim ve göz açıp kapayıncaya kadar çıplak mı döneceğim? Ama düz olamaz, neden boşuna gitmek zorundasın? Akıllısın, söyle bana, günlerimiz neden sonsuza dek geçti? ---- Zhu Ziqing 28 Mart 1922