2020 yazı hiç de sıradan değil ... Bu yaz birçok bölgede, özellikle sellerin yaşadığı güney kesimlerde şiddetli yağışlar yaşandı. Pek çok araç sahibinin arabası, uygun olmayan park pozisyonları nedeniyle sözde suya batırılmış arabalardır. Bu araba sahiplerinin kalbi kırıldı, ama hiçbir yolu yok. Böyle bir fenomeni fark ettiniz mi bilmiyorum ... Sel yatıştıktan sonra, suya batırılmış araba hala yerinde park halindeydi. Araba sahipleri neden arabayı sürmedi?
İlk sebep, araç ıslatma devresi sisteminin arızalanmasıdır. Bu, araç sahiplerinin karşılaştığı en yaygın sorundur.Mekanik bir cihaz olarak, bir arabanın en önemli bataryası gibi birçok devre parçası vardır. Akü su alırsa, aracı çalıştırmak için gereken gücü sağlayamaz, bu nedenle araç sahipleri gidemez.
İkinci sebep, motorun ciddi şekilde hasar görmüş olması ve yakıt deposunun su basmasıdır. Araç birçok yerde suya daldırılırsa motor yıkıcı bir darbe alır, örneğin egzoz borusundan motora yağmur girerse içindeki birçok parça zarar görür.Arabayı çalıştırmak imkansızdır. Yakıt deposu su ile doldurulursa, yağmur suyu ve benzin karışımının yanması zorlaşır, yansa bile büyük zararlar verir.
Üçüncü neden en önemlisi olmalı ve bu da sigorta talepleri konusudur. Arabamız suya batmışsa ve sigorta geri ödemesi almak istiyorsa, aracı rastgele hareket ettirmemeli, bilgileri kaydetmeli ve ardından sigorta personelinin kontrol etmesine izin vermeliyiz. Su tankerini çıkarırsak, arabada ikincil hasara neden olur, bu nedenle sigortacıların ödemeyi reddetme nedenleri vardır.
Özetle, araç sahipleri arabalarını suda bırakacak kadar talihsizse, tazminat talebinde bulunmada zorluk gibi sorunlardan kaçınmak için onları hareket ettirmeyin. Nasıl, öğrendin mi?