Venüs, dünya ile benzerliklerinden dolayı genellikle "dünyanın ikiz kardeşi" olarak adlandırılır. Yine de Venüs, insanlar için hala çözülmemiş bir gizemdir. Bu sıcak cehennem diyarında, kalın atmosfer ve kükürt yağmuru bulutları bu gezegeni dolduruyor ve insan sondalarının bu gezegenin atmosferini ve yüzeyini keşfetmesi neredeyse imkansız. Daha da önemlisi, Venüs'ün yavaş dönüşü, insanların "karanlık tarafını" incelemesini zorlaştırır, çünkü Venüs'ün günü neredeyse bir yıldan daha uzundur.
Bununla birlikte, Venüs'ün bu zorlukları bazı bilimsel kaşiflerin arzusunu uyandırdı. Bunlardan biri, araştırmacıların Extreme Environment ve Regional Exploration için Bio-Inspired Ray adlı güçlü ve benzersiz bir kavramsal detektör tasarladığı Buffalo Üniversitesi'ndeki Havacılık ve Uzay Yapısı ve Hibrit (Çarpışma) Laboratuvarı'ndan geliyor. Dedektör, "Esinti" dedektörü olarak anılır.
Esinti, tıpkı bir vatozun Venüs atmosferinde yükselmeyi sağlamak için pektoral yüzgeçlerini çırpması gibi, kanatlarını çırpan deforme olmuş bir uzay aracıdır. Bu konsept, NASA tarafından Innovative Advanced Concepts (NIAC) projesinin bir parçası olarak seçilen 12 devrimci konseptten biridir, ancak proje finansmanı hala erken geliştirme aşamasında yenilikçi bir projedir.
Adından da anlaşılacağı gibi Breeze, Venüs'ün üst atmosferindeki yüksek rüzgarları etkin bir şekilde kullanmak için tasarlanmıştır. Bu uzay aracı, cihazı şarj etmek için güneş panellerine güvenerek her 4 ila 6 günde bir Venüs'ün yörüngesinde dönecek. Bu, Venüs'ün karanlık tarafını keşfetmek için gereken enerjiyi desteklemek için yaklaşık olarak her iki ila üç günde bir Venüs'ün güneş tarafından aydınlatılan tarafında şarj edilecektir.
"Breeze", Venüs atmosferinin örneklerini toplayacak, hava durumlarını izleyecek, volkanik aktiviteyi izleyecek ve Venüs'ün çevresi hakkında diğer verileri toplayacak. Eşsiz tasarımı, Venüs'ün gizemli karanlık yüzünü keşfetmek için özellikle uygun hale getirir. Projenin baş araştırmacısı ve mekanik ve havacılık mühendisliği doçenti Javid Bayandor şunları söyledi: "Bu sondanın tasarımı, uçuş verimliliğini en üst düzeye çıkarmak için doğadan, özellikle okyanustaki ipuçlarından ilham alıyor."
Venüs'ün karanlığı bilim adamları için hala bir gizem çünkü yaşadığı karanlık çok uzun. Çünkü Venüs'ün dönme süresi, dönme süresinden daha uzun, yani kendi ekseni etrafında dönmesi 243 günden fazla, güneşin etrafında dönmesi ise sadece 225 gün sürüyor. Yani Venüs'teki güneşin gökyüzünde aynı konuma dönme zamanı 116,75 Dünya günüdür.
Breeze, Venüs'ün abartılı dönüş değişiklikleriyle baş edebilmek için, itme kuvveti oluşturmak, kontrol ve stabiliteyi sağlamak ve ek kaldırma ve mekanik sıkıştırma sağlamak için bir iç gerdirme sistemi kullanan benzersiz bir deforme kanat tasarımı kullanır. Tüm bunlar kaldırma kuvveti kontrolünü hesaba katarak, tıpkı sudaki bir vatozun yelkenleri gibi, esintinin Venüs atmosferinde gezinmesine izin veriyor. Bu özellikle önemlidir, çünkü yalnızca yüzeyden yaklaşık 50 kilometre uzakta olan yoğun Venüs bulutlarının üzerinde, sıcaklık ve basınç, probun hayatta kalması için yeterince kararlı olabilir. Hatta bazı bilim adamları, bu yüksekliklerde yaşamın bulunabileceğini ve en olası biçimin yüksek sıcaklık ve asidik ortamlarda hayatta kalabilen ekstremofiller olduğunu bile tahmin ediyorlar.
Sadece bu da değil, bu teknoloji aynı zamanda Dünya üzerindeki su altı ortamını ve güneş sisteminde yoğun atmosfere sahip diğer gezegenleri tespit etmek için de kullanılabilir. Örneğin Satürn'ün en büyük uydusu olan Titan, aynı zamanda güneş sistemindeki yüksek atmosferik nitrojen içeriğine sahip tek gezegendir ve bu da Dünya'nın yaklaşık 1.45 katıdır.
Önümüzdeki yirmi yıl, uzay araştırmaları için patlama dönemi olacak. Vatozlardan ilham alan Venüs atmosfer planörü, yusufçuklardan esinlenen Titan gökyüzü uçağı veya yılanlardan ilham alan Mars yeraltı robotu olsun, garip ve gizemli ortamları keşfetmenin birkaç planı var. Gelecekte, uzay araştırmalarımız yeni bir aşamaya girecek!