Tom'u sinirlendiren, komşusu Mrs. Brows'un tavuğuydu. Bayan Blaus, Tomun evinin yan tarafına taşındığından beri, Tomun bahçesindeki çiçekler ve çimenler acı çekti, çünkü Bayan Blaus da bir grup tavukla geldi. Tom'un evde değil her gün işe gitmesi gerektiğinden bahsetmiyorum bile, Bayan Brows'un evinde dinlenirken bile, Bayan Brows'un evindeki tavuklar, çiçeklerini ve otlarını mahvetmek için başka kimse olmadan bahçesine girecek.
Tom, Bayan Blaus'a defalarca bir zanaatkardan tavuk kümesi yapmasını istediğini söylemiştir, ancak tavuğu kafese koyarak evinin bahçesindeki çiçekler ve çimen tavuktan zarar görmeyecektir. Bayan Blaus her zaman, kocasının vakti olduğunda, kendi başına bir tavuk kümesi yapacağını söylerdi. Ancak birkaç ay göz açıp kapayıncaya kadar geçti ve Bayan Blaus yine de tavuk kümesini yapamadı. Doğal olarak, bu tavuklar hala Tom'un bahçesini mahvediyor. Tom her gün Tanrı'ya dua ederdi: Lütfen Bayan Brows'un kocasını bir gün verin ve tavuk kümesini yapmasına izin verin!
Tom bir gün aniden Bayan Blaus'un tavuk kümesini gerçekten bitirdiğini keşfetti. Tom karısı Anna'ya, Tanrı'nın sonunda Bayan Brows'un kocasına tavuk kümesini tamamlaması için zaman verdiğini söyledi. Artık tavuklarının hepsi kafeslere kilitlendiğine göre, doğal olarak evimizdeki çiçekleri ve çimleri bozmayacaklar.
Anna Tom'a söylediğin yanlıştı, Tanrı Bayan Brows'un kocasına tavuk kümesi yapması için zaman vermedi, ondan yapmasını istediğim tavuk kümesiydi. Tom gözlerini genişletti ve sordu, bunu nasıl yaptın? Anna, marketten aldığım birkaç yumurtayı her sabah bahçemize koyacağımı, akşamları ise Bayan Blaus'un önünden alacağımı söyledi. Bundan birkaç gün sonra, Bayan Blausun kocasının tavuk kümesleri yapmaya vakti olacaktı.