Yeryüzü yıldız tozundaki en eski madde göktaşlarında gizlendi
Yıldız tozuyla galaksilerin tarihini birlikte izleyin
Elli yıl önce Avustralya'nın Victoria kentinin silüetine bir ateş topu çarptı, üç parçaya bölündü ve sonra düştü. Parçalar 13 kilometre kareye (5 mil kare) yayıldı. Bugün bilim adamları, göktaşlarında "gizli" yıldızlararası toz parçacıkları keşfettiler ve bunların izi 5-7 milyar yıl önce izlenebiliyor.
Philipp Heck, Field Museum'un küratörü ve Chicago Üniversitesi'nde doçent olan ilk yazar olarak şunları söyledi: "Bu yaptığım en ilginç çalışmalardan biri ve Stardust şimdiye kadar keşfettiğim şey. Şimdiye kadarki en eski katı madde, galaksilerdeki yıldızların nasıl oluştuğunu tam olarak ortaya çıkarabilir. "
Örnek: Yıldızların evrimi sırasında oluşan büyük miktardaki toz, göktaşı içindeki güneş öncesi parçacıklardan biri olabilir. kaynak
Yıldızlarla karşılaştırıldığında, insan hayatı milyonlarca hatta milyarlarca yıldır uçsuz bucaksız evrene düşen o küçük çakıl gibidir. Bir yıldız öldüğünde, iç parçacıklar evrene geri dönecek ve sonunda yeni bir yıldız, gezegen, uydu veya göktaşı oluşturacak. Stardust ayrıca "güneş öncesi partikül madde" olarak da adlandırılır. Şu anda, bilim adamları Dünya'daki göktaşlarının yalnızca% 5'inde yıldız tozu buldular ve göktaşı giren her parçacığın boyutu, İngilizce giriş yönteminde tam durağın yaklaşık 1 / 100'ü kadardır.
Örnek: Güneş öncesi parçacıklar (maksimum boyut yaklaşık 8 mikrondur)
Field Museum'da Murchison göktaşının en büyük parçası sergilenirken, kalan parçalar dünyanın dört bir yanındaki diğer müzelerde dağıtılıyor. Yıldız tozu neden "güneş öncesi parçacıklar" olarak adlandırılıyor? Sadece yıldızlardan önce olduğu için. Araştırma ekibi, güneş öncesi parçacıkları ayırmak için göktaşı parçalarını toz haline getirdi ve daha sonra analiz için sadece yıldız tozu kalana kadar asit içinde çözülen çürük fıstık ezmesi kokusuyla nihai ürünü elde etmek için ayırdı.
Resim: Avustralya Müzesi'nde sergilenen Murchison göktaşı parçalarından biri
Güneşin önündeki parçacıkların yaşının doğrudan belirlenememesi nedeniyle, araştırma ekibi hesaplamak için "maruz kalma yaşı verilerini" seçti. Heck Astronomy Online'a şunları söyledi: "Parçacıklar ve kozmik ışınlar arasındaki etkileşim yeni atomları harekete geçirecek. Parçacıklardaki atomları (esas olarak helyum ve neon atomları) saydık, sonra her atomun birim zamanda uyarıldığını bildik. Yetenek ve partiküldeki her bir atomun mevcut miktarı, partikülün güneşten önceki yaşı elde edilebilir.Bu, yağmurun sabit bir değer olduğunu varsayarak, şiddetli bir yağmur sırasında dışarıya bir kova yerleştirmek gibidir, o zaman kovada depolanan su miktarı Kepçenin açık yağmur fırtınasına ne kadar süreyle yerleştirildiğini hesaplayabilir. "
Örnek: Bir yıldız patladığında üretilen kozmik ışınlar
Ekibin araştırma sonuçları Proceedings of the National Academy of Sciences'da (PNAS) yayınlandı. Parçacıkların çoğunun 4,6-4,9 milyar yaşında olduğunu ve bazılarının daha da yaşlı olduğunu hesapladılar, bu da onların düştükten sonra olduğundan daha büyük bir habitat a sahip oldukları anlamına geliyor - dünya (4,5 milyar yıl) - -Yaşlılık.
Heke, "Beklediğimizden daha nesnel olarak var olan genç parçacıkların da olduğunu gördük. Ve genç parçacıklar nasıl oluşur? 7 milyar yıl önce yıldızlar da" bebek patlamaları "yaşadı ve o sırada ortaya çıkan yıldızlar oldu. Toz 4,9 milyar yıl önce (güneş sisteminin doğuşundan 300 milyon yıl önce) püskürtülmeye başladı. "
Bilim adamları, yıldızların sürekli olarak sabit bir oranda oluşup oluşmadığı veya zaman içinde miktar olarak dalgalanıp dalgalanmadığı konusunda her zaman bir tartışma yaşadılar. Murchison göktaşı içindeki parçacıklar, "yıldızların birdenbire şekillenebileceği" teorisine yardımcı olmuş ve yukarıdaki tartışma için güçlü kanıtlar sağlamıştır.
Heke, "Göktaşlarından alınan bu parçacık örnekleri, 7 milyar yıl önce gelişmiş bir yıldız oluşumu döneminin olduğunu kanıtlamak için doğrudan bir temel sağlıyor - bu, çalışmamızın ana bulgularından biridir." Bu parçacıkların da yulaf ezmesi gibi birbirine yapışacağı ve aglomerasyon boyutunun şok edici olduğu bulundu.
Heke şunları ekledi: "Bu parçacıkları yıldızlararası boşlukta büyük kümeler halinde (200 mikronun üzerinde) yüzerken bulduğumda çok şaşırdım. Organik yapışkan maddelerden yapılmış olabilirler ve şekerle bütünleşirler. Ortaya çıkan tahıl blokları benzer, ancak açıkça daha küçük. "
Resim: Galaxy
"Galaksilerin tarihine heyecanla bakıyoruz. Yeryüzü yıldız tozuna ulaşan en eski madde sayesinde ana yıldızı anlayabiliriz ve ayrıca insan vücudundaki karbon kaynağını ve nefesimizin kaynağını keşfedebiliriz. Oksijen kaynağı. Bizi güneşin doğuşundan önceye götüren yıldız tozu. "
Referans
1. Wikipedia Ansiklopedisi
2. Astronomik terimler
çeviri: iflscience
yazar: Kremalı Mantar Çorbası
İlgili herhangi bir içerik ihlali varsa, silmek için lütfen 30 gün içinde yazarla iletişime geçin
Lütfen yeniden basım için yetki alın ve bütünlüğü korumaya ve kaynağı belirtmeye dikkat edin
