Dua bayraklarının altındaki Liuqi Dağı, değişmeyen sonsuzluğun efsanesidir. - Yolculuk
İlk defa buluşmak
Geçen gün otobüse bindim ve o günün kanıtıymış gibi Ta'er Manastırı'nın eteğine geldim.Arabanıza bindiğimde otobüste insanların bana söylediklerini düşünüyordum: Ta'er Manastırı tepede. Sadece yukarı yürüyün. Taksi çağır. Ama arabanın içindeydim ve biraz kıkırdadım. Başını çevirdin ve bana neye güldüğümü sordun ve ben de başımı sana çevirdim, öyle farkında olmadan gözlerini ve yüzünü gördüm. Bir sohbet ve kahkaha ile gizledim ama gözlerim sessizce yüzünüzde kaldı ve ayrılmayı reddettim. İçten bir güven, iyimserlik ve sakinlik gösteren, izleri olan bir yüzdü. Hafif anlamsızlığı biraz daha erken azaltmaya yardım edemedim ve sana kendi yöntemimle haraç ödeyemedim. Bu hikayenin başlangıcı olabilir. Ve gerçekten bundan fazlasını söylemek istiyorum. Ta'er Manastırı'nda, her yerdeki ihtişam ve lamaların kırmızı cüppeleri, uzun zamandır iyimserliğinizin ve özgüveninizin yerini aldı. Öğleden sonra 3: 30'da trene yetişmek olmasaydı, telefon numaranızı telefonumdaki saate göre bulmak için acele etmezdim, sabah bana verdiğiniz ve ihtiyacım olduğunda sizi aramamı söylediğiniz numaraydı. Soyadını soruyorum Daimyo , Hafifçe söyledin, sadece bir numara al. Bu aceleyle isimlendirilmemiş cep telefonu numarasının Liuqi Dağı'nda bir efsane açmasını istemedim.
Elinizin altında bulamıyorum
Kumbum Manastırı'ndan çıkarken telefondan beni almaya gelen sesin geldi zaten yoldaydım ve seni rahatsız etmek istemedim sadece nerede yiyecek bulacağını sordum. Arabanı tekrar geri almak istediğim için seni telefonda öğle yemeği yemeye davet ediyorum. Tıpkı isminizi bırakmayı reddettiğiniz gibi, yine de yüz vermeyi reddediyorsunuz. Sığır eti eriştesini bitirmedim, bu yüzden treni yakalamak istedim. Ama bu kritik anda zinciri düşürdünüz. Nasıl aradığın önemli değil, kimse cevap vermiyor. Yolun bu tarafından yolun diğer tarafına kadar telefon hala meşgul. Acelem vardı ve size mesaj atmaya başladım: "İki dakika içinde başka haber yoksa, o zaman başka birini bulmalıyım." Aramanız kısa mesaj bitmeden geldi. Rahat bir nefes aldım ve sonunda burada olduğunu düşündüm! Görünüşe göre bir saat içinde gidecek olan trenim için umut var. Ama bu sefer zinciri düşürme sırası bendeydi ve arabayı önüme park edene kadar seni elimde bulamadım.
Arabada pembe ruj
Arabana bin, sadece benim için hızlanıp acele etmek istiyorsun ve Kumbum Manastırı'ndan tüm kalbimle ayrılmak istedim. Lanzhou nın-nin Zhengning yol. Çok sayıda insan tarafından bunalıma giren Taer Tapınağı tek kelime etmek istemedi. Pembe ruju çıkarın, ön güneşlik aynasını aşağı çekin ve ruju dudaklarınıza dikkatlice sürün. Nedense, kafanı test ettiğinde beni gördün Biraz utandım ve sadece gülümsedin: kadınlar, güzel olmalısın. Aslına bakarsan, söylediklerin beni gerçekten utandırdı, seni protesto etmek için ağzımda bir gülümsemeyle yüzleştim ama sana yine mırıldandım ~. Arabanın hızı nedeniyle tam ruju doğru uygulayamadım, bu yüzden dudaklarımın kenarlarındaki pembeyi telafi etmek için dudaklarımı biraz yukarı aşağı sıktım.
Yüksek hızda bir dönüş yaptı
Belki de bana Taer Manastırı'nın depresyonunu anlatmaya başlamamı sağlayan bu pembe. Lamaların gerçek hayatından biraz bahsettiniz, ama görmezden geldim, çünkü lamaların pagodası dışındaki hayatın benimle hiçbir ilgisi yok Görmek istediğim şey Taer Manastırı'ndan miras kalan kültür. Burada bir dağ var, dağın her tarafında kayısı ve armut çiçekleri dediniz. Gözlerim parladı ve neyi özlediğimi gördüm Kaşgar Ta County'de kayısı armut çiçekleri. Özlem dolu gözler, ama o zamanlar zaten otoyoldaydınız, yolun önüne bakıyordunuz, ikinci yolun korkuluğunun bir sonraki dönüşe ne kadar uzayacağını düşünüyordunuz? 3: 30'daki treni düşünerek sessizdi. Bir şey hissettin mi Bana geriye bakmadan sordun: Gitmek ister misin? seni özledim! Size basit ve doğru bir şekilde cevap vereceğim. Biraz sola ve sağa bakıyorsun, bir sonraki çıkışı da tahmin ediyor gibisin. Yine de geriye bakmadan, dedi ki: Seni oraya götüreceğim! Bu kadar basit bir cümleyle, hemen 3: 30'da trenden vazgeçmeme izin verdim. Tamam, bir sonraki trene binelim Xinghualihua'yı göreceğim! Kısa süre sonra bir boşluk buldunuz, ustalıkla bir köşeyi yüksek hızda döndünüz, sonra döndünüz ve arabayı geri sürdünüz.
18 yaşında "dolandırıcılık evliliğinden" mutlu olmaktan mutlu
Biraz daha tanıdık, biraz daha fazla kelime. 18 yaşında evli olduğunu söyledin ve o kadar şaşırdım ki aşık oldum. "Ah, hiç şansım yok mu?" Birleşik Krallık Kara şaka bulanıklaştı, ama tam bir şakaydı. Artık buna tahammül etmedin, anlıyormuş gibi aniden kıkırdıyordun, benim cesur ve açık şakamla eğlenmiş olmalısın, değil mi? Bu yüzden bana 18 yaşında "evlilikte sahtekarlık" deneyimini kısaca anlattınız. Ama 18 yaşında "dolandırıcılık evliliğinden" memnun olduğunuzu hissediyorum! Aniden telefonunu çıkardın ve bana şöyle dedin: Karımın resmini görelim! Evet! Onu biraz kalpsiz bir şekilde karşıladım. Öğleden sonra güneşi hala güçlüydü ve uzun süre karımın fotoğrafına baktım. Bir şey arıyor değil, fotoğraftaki kadını görmeme engel olan güneşin yansıması. Yu Guangzhong, yüzümdeki ifadeyi yakalamak konusunda biraz ciddisin. Işığı elimle kapattım, böylece onu fotoğrafta biraz görebildim. Kabinde gülümsemelerle dolu, erdemli ve şefkatli. Ne kadar güzel bir eş! Ben içtenlikle. Biraz memnuniyetle sürmeye devam ettin, ancak memnuniyetini göstermedin. Kalabalık ve tanıdık olmayan caddeden geçerken, Taer Manastırı'nın sokağından çıktı, Az önce sığır etli erişte dükkanını açtım ve sonra devam edip pazarı açtım. Yüzen dünyanın hareketli dünyasından ayrılarak Liuqi Dağı'nın eteklerine doğru yola çıktı. Orada sessizlik vardı ve çiçekler oradaydı.
Liuqi Dağı'nda çiçeklerle çiçek açın
Dağların her yerindeki çiçekleri seviyorum Bu dağların ve ovaların özgürlüğünü seviyorum Bu özgür havayı seviyorum Bu ahlaksız güneş ışığını seviyorum Ta'er Tapınağı'nın açık kuralları ve hükümleri yoktur Burada güçlü lamalar söylenemez Sabırlı olmak istemediğim bir kalp var İşte çiçek açmama izin verdiğin şey Bazen şımartmak istiyorum dedim Biraz yukarı bakıyorsun: Şımarttın mı? Henüz değil, çünkü şımartmanın yolu yok Öyleyse öyle olsun Bu çiçeklenmenin keyfini çıkarın Çiçeklerle dolu bu dağla Doğanın kucağında kendinizi şımartın
Bazı sahneler kamera ile kaydedilemez Bu yüzden telefonumu bıraktım Kalp ve gözlerle, açgözlü Liuqi Dağı'ndaki bütün çiçekleri görmek istiyorum
Araba dağın yarısına park etmişti, sen başkalarıyla sohbet ediyordun ve ben sadece bu çiçekli yolda yürüdüm, sana merhaba demedim, sadece o kadar rahat bir şekilde, geriye bakmadan atladım. Önümüzdeki yolun nereye gideceğini, nereye gideceğimi bilmiyorum ama sadece kırmızı ve beyaz çiçekleri görmek istiyorum, hadi çiçeklerle gidelim. Çarpık yol görüşünüzü engelleyebilir, ama nedenini bilmiyorum, bana bakmıyor ve hala insanlarla sohbet ediyormuşsunuz gibi geliyor ama ben her zaman gözünüzün önündeyim ve asla ayrılmıyorum. Eğer küçük bir tehlikem varsa, başını çevirir çevirmez ileri atılacaksın. Bu duygu kendimi rahat hissetmeme neden oldu, o kadar rahat ki pervasızca hareket edebildim, bu yüzden bu Liuqi Dağı'nda dağlarda ve ovalarda kaybolmadan şımartılabilecek kadar rahattım. Arabayla yavaşça gittin ve ben sana baktım ki bir daha arabana binmeyeceğim Bu kadar güzel manzarayı kim özler ki? Doğaya daha yakın, bu çiçeklere daha yakın, daha yakın olmak istiyorum. Arabayı önümde sürdün ama kalbimden bağırdım: Neden yine kamerama girdin? ! Ama az önce biraz daha büyük bir düzlük buldun ve benim için park ettin. Muhtemelen etrafta zıpladığımı gördün Telefonumu alıp bu küçük yolda yürümemi, yaramaz görünmemi ve bana bir video kaydetmemi söyledin. Nadiren kaydedilmesine rağmen, yine de itaat ettim. Sadece videoda dönüp sana bir göz attım. Yaramazlığa gelince, neyin yaramaz olduğunu bilmiyorum, öyleyse kendin olalım. Bu yüzden kaydedilen videoyu görmezden geldim ve beyaz ve kırmızı çiçeklerle temasa geçtim.
Döndüm ve sana baktım, yaramazlığı görmezden gelerek, sadece çiçekleri koklamak istiyorumGözlerin
Bana verdiğin bakışı her zaman unutamıyorum. Dar dar bir yolda karşı taraftaki araba kalktı, aslında karşı taraftaki araba tamamen geri çekilebilir ve herkes geçebilirdi. Ama karşı taraftaki araba durdu ve sen geri döndüğünde yanımdan geçtin Ne düşündüğümü bilmeden sana boş gözlerle baktım. Arkada yol yok ve sonra dağın yarısına kadar geri çekilirim. Arabayı sürerken bana ciddi bir şekilde baktın, güneş gözlüklerinin arkasındaki gözler bana çok kendinden emin ve sakin bir şekilde aktı. Ağzımın kenarına bir gülümseme geldi, senin için nedenini bilmiyorum, kendimi çok rahatlamış ve güven dolu hissediyorum. Ama aynı zamanda sana da şaşırdım, arabayı yolun kenarına bu kadar yakın park edebiliyordun! Başımı çevirdim ve karşı arabada cüppe giyen lama gördüm, gerildi ve yanınızda durdu. Başlangıçta, ben hala bir video kaydediyordum ve YouTube'a yüklemekle ilgili bazı övgüler yağdırıyor, usta, halk gizleme tekniğinde. Ama lama çok mürekkepliydi ve arabayı sürmek için oyalandı. Unut gitsin, ben gidiyorum, kayıt yok. Yolun sonundaki virajı döndükten sonra üç sallamayla çiçeklere baktım, önümde bir tapınak vardı, içeri girip bakmakta tereddüt ettiğimde seni yavaşça geçerken gördüm ve bir şekilde gülümsüyordum. Beni arabaya geri itecekmişsin gibi koş. Geriye bakınca biraz gaz pedalına bastınız ve önümde bir keşişin anlamadığım bir dilde telefonla yüksek sesle konuştuğunu duyana kadar hızlanıp koştum. Başımı çevirdim ve sana bir gülümsemeyle baktım Arabayı durdurdun ve arabadan uzanıyorsun, bana biraz endişeyle bakıyorsun. Daha sonra düşeceğimden gerçekten korktuğunu söyledin, haha, nasıl olur? Sadece bu küçük yol mu? Gerçekte ne çalıştırıyorsun? Bilmiyorum, seni sürerken ve kovalarken gördüm, sadece yetişememek için koşmak istedim; Belki de şu anki ruh halini ifade etmek için bilinçsizce koşuyor: mavi gökyüzü, beyaz bulutlar, çiçekler, hava, özgürlük ve siz.
Dua bayraklarının altında dizginlenmemiş ve dizginlenmemiş
Tapınağın etrafında dolanıp taş basamaklardan çıkarken, sanki merdiven çıkmayı sevmediğimden şikayet ediyormuş gibi, size söylediklerimi hatırlayamıyorum. Önünüzdeki yamacı işaret ediyorsunuz ve bir süre sonra yamaçtaki kolza çiçeklerinin bir resim olacağını söylüyorsunuz. İnanıyorum çünkü senin gözlerinde halı benzeri kolza tohumunun güzelliğini görüyorum. Liuqi Dağı'nın tepesine tırmanmaktan neredeyse vazgeçti. Tırmanamayacağımı bile söylemedim, ama sen döndün ve sessizce yürüdün, ben de tek kelime etmeden takip ettim. Mağaranın tepesine sahip olma! Dağın tepesi büyük değil, dua bayraklarıyla dolu, rüzgarın sesi dışında sen ve ben, sizinle bir mekan rezervasyonu yapabilir miyim?
Dua bayraklarını ilk kez görmek! Dua bayrakları mavi gökyüzünün altında rüzgârla dans ediyor, şeffaf ve renkli. Dua bayraklarının üzerinde hala kelimeler var gibi görünüyor? Okuma yazma bilmeyen Tibetlilerin inançlarını emanet etmeleri için dua bayrakları yapıldığı söylenmiyor mu? Neden hala metin var? Tamam, metin ne diyor? Ellerimle bir sayfa dua bayrağını durdurdum, dikkatlice baktım ama hiçbir şey anlamadım. Hemen gevşettiğim dua bayrakları rüzgarı takip etti ve onun dünyasına karıştı. Bu hiç anlamadığım bir dünya Dünyanın sonunda dini inançlar ve binlerce yıllık ibadet var ... Ah ~~~, dua bayraklarının anlamını düşünecek vaktim yok. Sadece dua bayraklarının şeffaflığını ve rengini beğenmek istiyorum. Yoğun dua bayrakları beni kaplayabilir ve dağın kenarındaki rüzgar da beni buradan alabilir Dua bayraklarının bir yanından diğerine esen, yüzünüzde bir gülümseme ile dua bayraklarının arasından koşarak, kalbiniz mavi gökyüzü ve beyaz bulutlar kadar sonsuzdur.
sen nasılsın? Şimdi bana "gönlünüzce çiçek açmamı" söyleyen siz misiniz? Dua bayraklarını geçtin ve önünüzdeki her şeye sessizce aşağı bakarak yamaçlara doğru yürüdünüz. Beni çağırdın, ama ben sadece dua bayraklarındaki boşluklardan önündeki dünyaya baktım, Hala kendimi dua bayraklarına bıraktım.
Burada ne tür bir dojo, ne tür bir söz bilmiyorum, eski efsane uzun ve puslu. Ve ben sadece reenkarnasyon için değil, rengarenk dua bayraklarında dağılmak istiyorum, efsanevi dua bayraklarını görebilmek, tıpkı benim gibi rüzgarda özgürce uzanabilmek için.
Hiç düşünmeden dua bayraklarını açtım ve sana bağırdım, döndün ve tekrar bağırdım: Gel yukarı! Bağırdıktan sonra mavi gökyüzü ve beyaz bulutların altındaki dua bayraklarına geri döndüm, rüzgarla dans eden güzeller ve harikaydılar, çok saf ve şeffaflardı. Bu olağanüstü rüzgarda henüz yukarı çıkmadınız, tekrar bağırmadınız ve dua bayraklarına dönmediniz. Döndüm ve seni gördüm. Ben de ileriye koştuğum adımları durdurdum, döndüm ve önsezi olmadan size doğru koştum. Beni kollarını açarak karşıladın İlk defa yüzündeki parlak gülümsemeyi gördüm! Kollarınıza koşun, göğsünüze sıkıca tutun, sizi iki elinizle kucaklayın ... olabilir Birleşik Krallık Sınırsız ve dizginlenmemiş, heyecan yüksek olduğunda, arkadaşına sarılarak serbest kalacaktır, Ama senin kollarındayken, yardım edemedim ama daha sıkı tutmak istedim. Bu yüzden sana yaklaştım ve boynundaki kollar gerildi Sadece beni sessizce kollarında unut Daha sonra beni nazikçe ittin: sorun değil, diyorsun Daha sonra heyecanla ağlamaktan korktuğunu söyledin Daha sonra, memnun kalmazsanız, size koşuşturan kucaklamayı açıklamak için "favorileri" kullanırım. Peki, gerçek şu ki Baştan çıkarıldım Kalbimin ne zaman dokunduğunu bilmesem bile Beni uzaklaştıran sen, gözlerin bende kalıyor, tepkim için endişeleniyorsun. Belki o zaman ben bile büyülendiğimi bilmiyordum ama aniden inancını düşündüm, bu seni gücendirdi mi? Ya da gerçekten Birleşik Krallık Sarılmak mı? Bakacak vaktim olmadı, kollarından çıkardıktan sonra kendimi rengarenk dua bayraklarına attım. Telefonumu aldın ve benim için bir video kaydet dedin. Dua bayrakları beni çeken gizemli bir güce sahip gibi görünüyor. Sınırsız, özgür beni, sadece ellerinde çiçek aç.
Liuqi Dağı Sen de benim için bir video yaptın, ama sadece bu video, gönlünle çekiyorsun, bakışların altında çiçek açıyorum.Beni inmeye teşvik eden sendin ve bana öğleden sonraki trenini hatırlattın Ama bana dağda söylemek istediğini söylemedin Dağda bana söylemek istediğini söylemedin Kaybetme konusunda endişelenmemi istemediğini söyledin Liuqi Dağı'ndaki mutluluğumu rahatsız etmek istemiyorum Eğer bilirsem söylersem Tüm sağlık duyguları ve senin mavi gökyüzün ve beyaz bulutların Sanırım, sanırım ... Mümkünse videonun sonunda sana sarılmak istiyorum Mümkünse son dakikaya kadar Çin'de son zamanımı sizinle geçirmek istiyorum.
Sıradaki kelimeler
Karanlıkta, Xining Beni belli belirsiz çağırıyor Birkaç yıldır gitmek istedim ama gitmedim Hala trenin neden geldiğini anlamıyorum Lanzhou Aniden fikrimi değiştirdim Xining , Şimdi anladım, Yani buradasın.
