"Bu makale blok zinciri teknolojisi tarafından telif hakkı için onaylanmıştır ve her türlü uyarlama, yeniden basım ve intihal yasaktır ve suçlular sorumlu tutulacaktır"
Kara ile çevrili bir ülke, kıyı şeridi olmayan bir ülkeyi ifade eder, basit bir ifadeyle kara ile çevrilidir. Bu, onları deniz alanlarının çetrefilli ihlali sorunundan kurtaracak olsa da, geri kalan dezavantajlar da çok can sıkıcı: deniz kaynaklarının eksikliği; ulaşım, askeri ve ekonomik büyük ölçüde etkilenecek, hatta imkansız olacaktır. Topografik nedenlerden dolayı ek fonlar ödemeyin, böyle bir coğrafi konum şüphesiz zaman ve yer kaybıdır.
Ancak yine de, topografya ile sınırlı olmayan ve aktif olarak kendi askeri ve ekonomisini geliştiren dünyanın en büyük kara ülkesi olan Kazakistan gibi bazı ülkeler var. Kazakistan'ın geniş bir toprakları var ve kıyı şeridinin olmaması dışında, Sovyetler Birliği'nin dağılmasının getirebileceği tüm faydaları aldığı söylenebilir. Sovyetler Birliği'nin kalan askeri gücünün kuvvetli bir şekilde yükselmesine güvenerek, donanma, kara ve hava kuvvetlerinin gelişiminin ülkenin kapsamlı ulusal gücünü doğrudan etkilediği açıktır. Bu nedenle, kıyı şeridi olmasa bile, hala aktif olarak deniz gücü geliştiriyorlar ve zamanın askeri eğilimine tamamen ayak uydurarak uçak gemisi savaş gemileri inşa ediyorlar.
Bazı insanlar bunun gereksiz olduğunu düşünebilir, Korunacak okyanus olmadığına göre, donanmayı geliştirmek kaynak israfı mıdır? Aslında bunu yapmaları gerekiyor çünkü Kazakistan Hazar Denizi ile çevrilidir. Hazar Denizi sadece bir göl olmasına rağmen dünyanın en büyük tuzlu su gölüdür.Okyanusa kıyasla bol miktarda deniz kaynağına sahiptir.Birçok ülke ona bakıyor.Bu, her ülke için ender bir varlıktır. Kazakistan doğal olarak korumak ve savunmak için elinden geleni yapacak. Uluslararası kişisel meselelerden sadece söz edilemez. Güçlü bir donanma filosu geliştirmezseniz, ilerideki savaşlarda Hazar Denizi'nin yönetim haklarını ve kaynaklarını ortaya çıkarmak zor olacaktır. Bu şekilde Kazakistan bir deniz filosu oluşturacaktır. Aksine bir zorunluluktur ve acil bir konudur.
Bu nedenle, ne olursa olsun, daha uzun vadeli bir bakış açısına sahip olmalıyız ve dar vizyonumuz nedeniyle birçok değerli şeyi kaybetmemeliyiz. Kazakistan bir ordu oluşturmaz ve deniz gücünü geliştirmezse, sonuç gelecekteki bölgesel rekabette hayal edilebilir.