İlk olarak, NASA'nın Mars fotoğrafları, mantarlara benzer nesneler buldu ve boyutlarının giderek arttığını gördüler.
Bu fotoğraflar, Mars sahillerinde ve kayalıklarında büyüyen bir dizi mantar benzeri nesneyi gösteriyor. Dünyadaki mantarlara benziyorlar. Bilim adamları onlara "Mars mantarları" diyorlar. Mavi renklerinden dolayı "Mars mantarları" olarak da adlandırılıyorlar. "Yaban mersini" olarak.
NASA, "Fırsat" ve "Merak" tarafından farklı zaman dilimlerinde çekilen "Mars mantarları" nın 15 fotoğrafı olduğunu iddia ediyor.Bu fotoğraflar üzerinde yapılan araştırmalar, bu "Mars mantarlarının" plajlardan ve kayalardan giderek büyüdüğünü ortaya koyuyor. Yavaş yavaş ortaya çıktı.
İkincisi, "Curiosity" Mars'ta süper parlak metal nesneler keşfetti. Mars'ta bir göktaşı mı yoksa gizemli bir medeniyetin kalıntıları mı?
"Merak" ortografik araştırma.
Curiosity tarafından Mars'ta keşfedilen bir başka metal göktaşı.
Üçüncüsü, Mars'ta sadece kuru buz değil, aynı zamanda sıvı su da var.
Avrupa Uzay Ajansı'nın Mars Express misyonu, daha önce Mars'ın güney ve kuzey kutuplarının kutup başlıklarında karbondioksit kuru buzunun yaklaşık% 85'inin ve su buzunun% 15'inin bulunduğunu doğrulamıştı; ancak daha şaşırtıcı olan, Mars'ın güney kutbundaki devasa kuru buz tabakalarıdır. Aşağıda, boyutu 20 kilometre olarak ölçülebilen devasa bir sıvı su gölü bulundu.
(2001 yılında fırlatılan ve halen faaliyette olan Mars Odyssey sondası da Mars toprağında suyun yaklaşık% 2'sinin yaygın olarak bulunduğunu kanıtladı.)
Şimdiye kadar, çeşitli insan Mars sondalarından elde edilen birçok keşif ve ipucu, Mars'ın eski çağlarda şimdiye kadar keşfedilmemiş bir "Mars medeniyetine" sahip olma olasılığına işaret ediyor, bunun birkaç nedeni olabilir.
İlk olarak, Mars uygarlığı zaten yeraltında var ve insanlarla temas kurmakla ilgilenmiyor.
İkincisi, Mars uygarlığının nesli tükenmiştir.Uzun bir süre boyunca yaşamın değişimleri nedeniyle, çok az kalıntı kalmıştır veya hiç kalmamıştır.
Üçüncüsü, insan sondalarının Mars'ı keşfetme alanı son derece sınırlı.
Örneğin, bir su havzasına bir avuç yaprak koyarsanız, bulması kolaydır; ancak Pasifik Okyanusu'na bir avuç yaprak koyarsanız, yaprakları bulma olasılığı milyarda bir olur.
Sokrates, "Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir" dedi. Evren için, insanlar yalnızca yukarı bakabilir