Birçok acemi koşucu koşma duruşuyla mücadele eder ve en endişe verici şey "Koşma duruşum doğru mu?"
Aslında sadece yeni başlayanlar arasında değil, bazı deneyimli koşucuların da bu sorusu var.
Bugün, ünlü koşu antrenörü Hal Higdon'un (Hal Higdon) koşu duruş deneyiminin bir kısmını paylaşmasına izin verin.
Koşu duruşunuzu iyileştirmek için bu önerileri birleştirin ve daha hızlı ve daha kolay koşacaksınız.
1
Başını dik tut
Başınızı dik tutun ve 10 ila 20 metre ilerideki yola odaklanın. Ayağınızın dibine bakabilmek için çenenizin düşmesine izin vermeyin. Bu kötü bir işaret. Özellikle yarı maratonun son birkaç kilometresinde, özellikle yokuş yukarı kısımda, odaklanmak zor.
Baş üstü duruşu korumak, koşma duruşunu ve hızı korumaya yardımcı olur. Koşma duruşunuzun son birkaç kilometrede kötü şekilde değişmesine izin vermeyin, bu hızınızı yavaşlatacaktır.
2
Kollarınızı ortada tutun
Kollarınızı çok yükseğe veya çok aşağıya koymayın. Dirsekte 90 derece bükün. Kollarınızı salladığınızda, dirseklerinizin yanlarınızda çok sıkı olmamasını umun.
Kolların vücudun yanları boyunca kaburgaların önüne kadar ileri geri sallanmasına izin verin. Kollarınızı çok fazla sallamamaya dikkat edin!
3
sallanmak
Herkesin kolu biraz farklı olacak. "Ben" sanki karnımı ovacakmış gibi kollarımı neredeyse belimin etrafında salladım. Deneyin ve rahat olup olmayacağınıza bakın.
Rahatlayın ve hangi pozisyonun sizin için doğru olduğunu görün - özellikle de yoğunluk antrenmanının sonunda. Kollarınızı gevşetin; yumruklarınızı sıkmayın çünkü bu tüm vücudunuzu gerginleştirecektir.
4
Dik kalmaya çalışın
Koşucular koşarken öne doğru eğiliyor gibi görünüyor, ancak durum böyle değil. En azından koşu duruşu iyi olan koşucular için değil.
200 metrelik ve 400 metrelik sprinter gibi. Sprinterler başlangıç bloklarından başlar ve yavaş yavaş dikey hale gelir, ancak dik bir duruşa ulaştıklarında bitiş çizgisini geçene kadar dikey kalırlar. Dik durmak aynı zamanda yarı maraton koşucuları için en iyi duruştur, dik yokuşlara tırmanırken bile dik durun.
5
Çok fazla adım atma
Büyük adımlar, daha verimli bir şekilde daha uzağa koşabileceğiniz anlamına gelir. Ancak bu mutlaka doğru değildir.
Birçok koşucu için, özellikle uzun mesafeli koşucular için kısa ve hızlı adımlar daha ekonomiktir.
Ekonomiyi artırın ve daha hızlı koşacaksınız (bilim adamları, dakikada 180 adımın en ekonomik hız olduğunu belirlediler).
6
Ayaklarınızın nereye düştüğü hakkında çok fazla düşünmeyin
Ayağın zemindeki tam konumunu belirlemek zordur.
Çoğu hızlı koşucu, hatta sprinterler bile ayaklarının ortasına inebilir, topukların üzerinde kalabilir ve sonra ön ayakla ayrılabilir.
Ancak dakikada 180 adımda, en hevesli bilim adamları ve koçlar bile ayağın yere çarpma şeklini yakalamak ve analiz etmek için ağır çekim bir kameraya ihtiyaç duyabilir. Çoğu koşucu, ortaya ilk geldiklerinde topuklarıyla yere vurur, ancak çok azdır.
Bu nedenle, ayaklarınızın nereye düştüğünü fazla düşünmemelisiniz.
7
Diğer koşucuların iyi duruşlarını gözlemleyin
İşte üç hızlı ipucu:
1) TV'de atletizm oyunlarını veya yol yarışlarını izleyin. En hızlı koşucu ne yapar? O zaman onları taklit edin
2.) Cep telefonunuzu bir arkadaşınıza verin ve ondan koşunuzu kaydetmesini isteyin. Kendi verimliliğinizi sağlamak için
3) Koçtan tavsiye isteyin. Bu genellikle iyi bir fikirdir. Koç duruşunuza ince ayar yapabilir
Umarım bu bilgi size yardımcı olabilir! ~
Yukarıdaki içerik,
"Higden Yarı Maraton Eğitim Kursu"
People's Posts and Telecommunications Press tarafından yetkilendirilmiştir
Yeniden basıldığında kitabın telif hakkı bilgileri korunmalıdır: başlık, kapak, yayıncı