Zengin olanlar, mutluluk endeksi ne kadar yüksek? Son yıllarda insanlar bu konuyu tartışmaya devam ettiler, ancak cevap giderek daha olumsuz görünüyor. Dünyadaki birçok kuruluş da her yıl insanların yaşamları üzerine anketler düzenliyor. Örneğin, Birleşmiş Milletler her yıl "Dünya Mutluluk Ülke Raporu" nu yayınlıyor ve bu raporun sonuçları, ne kadar zengin olursanız o kadar mutlu olduğunuzu onaylıyor gibi görünüyor.
Bu raporun sonuçları da bizi şaşırttı, bunlar arasında dünyanın GSYİH'sinde ilk beş ülke aslında bu raporda ilk 10'da yer almıyor. Örneğin dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD 19. sırada, dünyanın ikinci büyük ekonomisi olan Çin ise 93. sırada yer alıyor. Dolayısıyla ekonomi büyüdükçe ulusal mutluluk endeksi yükseliyor demek değil, ekonomisi büyük olan bir ülke sadece ekonomiyi geliştirmekle kalmamalı, aynı zamanda insanların mutluluk endeksini de yükseltmelidir. Peki en üst sıradaki ülkeler hangileri? Burada ilk on ülkeyi listeleyelim: Bunlar Finlandiya, Danimarka, Norveç, İzlanda, Hollanda, İsviçre, İsveç, Yeni Zelanda, Kanada, Avusturya ve Finlandiya. Avusturya ve Finlandiya onda berabere.
İlk on ülke arasında, dört İskandinav ülkesinden hiçbiri yok. Bunların arasında Finlandiya, Danimarka ve Norveç ilk üç sırayı bile işgal ediyor ve İsveç de yedinci sırada. Bu dört ülkenin coğrafi olarak çok iyi olmadığı söylenebilir Enlem yüksek, sıcaklık görece düşük ve alan çok büyük değil Bu dört ülkenin halk mutluluk endeksleri neden bu kadar yüksek? Bence üç ana neden var.
Birincisi, kişi başına düşen gelirin nispeten yüksek olmasıdır. Paranın mutlaka mutlu olmadığı söylenebilir, ancak hiçbir paranın mutlu olmadığı söylenebilir. Dört İskandinav ülkesi büyük olmamakla birlikte, hepsi yüksek kişi başına gelire sahip çok zengin ülkelerdir.Örneğin ilk sırada yer alan Finlandiya'yı ele alalım Kişi başına düşen gelir 43.000 ABD dolarına ulaşmıştır, bu da 280.000 yuan'dan fazladır. Bu kadar yüksek bir gelirden mutsuz olabilir misin?
İkincisi, servet dağılımının görece makul olması ve zengin ile yoksul arasındaki uçurumun küçük olmasıdır. İyi giden bir söz vardır: Eksiklikten acı çekmeyin ama eşitsizlikten muzdarip olun. Aslında, çoğu zaman insanlar mutsuz değildir, başkalarının kendilerinden daha yüksek kazandığını gördüklerinde kıskanırlar. Ve bizi daha çok çalışmaya motive eden bu tür bir kıskançlıktır ve bizi çok yorgun ve mutsuz eder. Ancak, bu durum dört İskandinav ülkesinde nispeten nadirdir.Viking kültüründen etkilenen İskandinav halkı, refah dağılımında çok adildir, bu da insanların yüksek gelirinin nedenidir.
Üçüncüsü yüksek refahtır. Yüksek refah, Avrupa'daki birçok ülkede çok yaygın bir şey ve dört İskandinav ülkesinin refahı daha da güçlü. Buradaki insanlar temelde okuldan tıbbi bakıma kadar ödeme yapmak zorunda değil ve tüm gelir endişelenmeden ödemek için kullanılıyor. Dahası, buradaki istihdam oranı da çok yüksek ve insanlar kendi değerlerini yansıtabilmek ve daha yüksek bir mutluluk duygusu elde edebilmek için boşta kalamıyorlar.
Elbette onların mutluluğunu destekleyen, arkalarındaki ekonomik güçtür.Ekonomik güç olmadan her şey boş laftır. Ancak dört İskandinav ülkesi endişesiz değil ve hiçbir sorunu yok. Pek çok gelişmiş ülke gibi, dört İskandinav ülkesi de şimdi şiddetli yaşlanma ile karşı karşıya ve yaşlanan bir topluma erken girmiş durumda. Ekonomik temel iyi olsa da yaşlanma sorunu da oldukça ciddidir.