Moskova'da Nixon ile meşhur "mutfak tartışması" ndan iki ay sonra Kruşçev, 15 Eylül 1959'da Amerika Birleşik Devletleri'ni ziyarete gitti. O sürüyor Tu-114, Sovyetler Birliği'nin doğrudan Moskova'dan ABD'ye uçabileceği tek uçaktı. Doğal olarak Kruşçev, özellikle Amerika Birleşik Devletleri'ni caydırmak için böyle bir düzenleme yaptı.
Bununla birlikte, uçak kalkmadan önce, rutin muayeneyi yapan teknisyen, uçakta küçük bir çatlak buldu. Liderin güvenliğiyle ilgili büyük bir sorun olarak, çevre derhal Kruşçev'in uçağı değiştirmesini, direkt uçuşları bırakmasını ve transit olarak ABD'ye uçmasını önerdi. Kruşçev bu teklifi hemen reddetti. O ve gemideki tüm mürettebat hayatlarını tehlikeye atsa bile, Amerikalıları caydırmak için her türlü bedeli ödemeye razı.
Bu şekilde cesur Kruşçev yola çıktı. Amerika Birleşik Devletleri'ne giderken düşüncelerini ses kayıtları üzerine kaydetti: Şu anda ABD ile ilişkimiz çok soğuk ve gergin. Bu nedenle önümüzdeki iki hafta benim için önemli bir sınav olacak, bilmelisiniz ki başka bir ülkeyle değil, Sovyetler Birliği'nin güçlü rakibi ABD ile karşı karşıyayım. Ses tonunuz çok yumuşaksa düşmanlarınız size saygı duymayacaktır. Ne olursa olsun, Amerikalıların önünde bir çekingenlik izi göstermeyeceğim. . "
New York'a giden trende Kruşçev ve resmi tur rehberi hararetli bir tartışma yaşadı. Bu şok edici konu Kruşçev tarafından kışkırtıldı, yani "Sovyetler Birliği'ni ve ABD'yi nükleer savaşta kim kazanacak?" Bu yolculukta tanıştığı her Amerikalının zihninde derinden kazınmış bir kavramı vardır: Sovyetler Birliği'nin halihazırda kıtalararası füzeleri var ve Sovyetler Birliği, alınamayacak bir süper güç. .
Sovyet nükleer silah uzmanlarına yazdığı bir mektupta şunları yazdı: nükleer füzeler Damokles'in kılıcı gibi kapitalistlerin başından sarkıtılmalıdır. Kruşçev'in Amerika Birleşik Devletleri'ne geldiği gün, 250.000 kadar Amerikalı onun konvoyunun geçit törenini izlemeye geldi, neşelendirmediler veya protesto etmediler. Tüm kalabalık sessizdi. , Herkes uyuşmuş görünüyor. Belki de düşünüyorlar: Kel kafalı bu şişman adam bir gün Amerika Birleşik Devletleri'ne karşı kıyamet gibi bir nükleer savaş başlatmak için o küçük kırmızı düğmeye basabilir.