Her çocuk bir sanatçıdır ve anahtar, siz büyürken bu sanat duygusunu nasıl sürdüreceğinizdir.
Çocukların düşünceleri her zaman daha farklıdır ve bilmedikleri birçok şey hakkında merakla doludurlar.Dünyaları renkli ve kısıtlamasızdır ve her türlü tuhaf fikir çok heyecan vericidir.
Aksine, birçok yetişkin, eylemsiz düşüncenin kısıtlamaları nedeniyle olaylara daha tek taraflı bir bakış açısına sahiptir.
Bazen bu çocukların düşüncelerini dinlemek farklı kazanımlar getirebilir .
İnsanları birlikte güldüren ve ağlatan aşağıdaki tam puanlı denemelere bir göz atalım.
Öğrenci Bir: "Yalancı"
Bu kompozisyonun biraz O-Henry sonu var, bu beklenmedik ama makul. Karşı tarafın yalancı olduğunu bilmek, ancak karşı tarafa para transfer etmeye istekli olmak, sadece bu "yalancının" doğum gününü hatırlamasıdır. Çok uzun zamandır yalnız, ilgilenmeye hevesli. Yalancının telefon görüşmesi bu doğum gününü biraz popüler yaptı.
Hikaye bitmiyor, yalancının yaklaşımı bu makalenin son dokunuşu. Yalancı çocuğun güvenini kazandığı için aslında sözünü yerine getirdi ve çocuğa bir Huawei cep telefonu gönderdi. Çünkü yalancı çocuğun güveni tarafından etkilendi.
Bu biraz karşılıklı kefaret, çok sıcak ama tadı çok üzücü.
Beni tahta şeftaliye oyla ve Qiong Yao'ya geri öde. Dünyadaki gerçek aşk nedeniyle size Mart'ta ilkbahar ve Nisan'da şeftali çiçek açıyorum.
Öğrenci 2: "Yaz Geliyor"
"Lotus bilmiyor, kendi başına yaz", bu son dokunuş takdire şayan. Bu bana bir şiiri hatırlattı: Lu Dağı'nın gerçek yüzünü bilmiyorum ama bu dağdayım.
Bian Zhilin'in kırık bölümde yazdığı gibi: Köprüdeki manzaraya bakıyorsunuz, manzarayı izleyenler üst katta size bakıyor, parlak ay pencerelerinizi süslüyor ve başkalarının hayallerini süslüyorsunuz.
Çoğu zaman uzak tarlaları arıyoruz, özlem duyuyoruz ama güzel bir manzara olduğumuzu bilmiyoruz. Ve nilüfer aslında yazın gelişini simgeliyor.
Metinde, güneş ve nilüfer, görüntülerini çok daha canlı hale getirmek için antropomorfik teknikler kullanılmıştır.Çocuklar antropomorfik yazı tekniklerinin ne olduğunu bilemeyebilir, kalplerinde her şey insanlar gibi yaşayabilir.
Öğrenci Üç: "Düşük Anahtar"
Bu kompozisyon, satır aralarında mizah dolu, dikkatlice tatılmış ve biraz küçümseyici, yön değiştirmiş, güzelliği başka bir açıdan ifade etmiş, fakir olduğumu hiç hissetmemiş, ancak aşırı zengin olduğumu hissetmiştir. Bu doğru veriler, birçok yetişkinin bunu bilmeyebileceğini tahmin etmektedir. İlkokul öğrencilerinin bilgi rezervleri oldukça zengin görünüyor.
Hayatta birçok kez önümüzde duran engeller yüzünden kolayca kör oluruz, mevcut ortamdan kopabilir ve sorunları yeni bir perspektiften düşünebilirsek karanlıkta kalabiliriz.
Öğrenci 4: "Ad"
Sadece sıcak bir aile böylesine yaramaz ve duyarlı çocukları yetiştirebilir ve bu tür öğrencileri ancak nazik ve kibar bir öğretmen yetiştirebilir.Bu makaleyi okuduktan sonra, öğretmen ve öğrencilerin karşılıklı ilişkilerle dolu olduğunu hissediyor musunuz? Saygı ve sevgi.
Bu, öğretmenin çocukları hoşgörmesi değil, çocukların dağınık düşüncelerine tahammül etmek için hoşgörünün kullanılmasıdır.
Editör, çocukların basit ve sıcak yazılarını görünce ruhumun da tamir edildiğini hissediyor.
Öğrenci Beş: "Öldü"
Yüksek sıcaklıklar söz konusu olduğunda, her zaman özellikle popüler olan bir söz vardır: Böylesine sıcak bir günde randevu alabilenler, ölüm kalım dostudur.
Bu küçük makale becerilerle dolu ve her paragraf küçük bir numara. Arabada ve kurutma odasında mutluysan güneşe çıkman daha iyi! Sizi yenen masumiyet değil, masumiyettir! Hava sıcak, sıcak çarpmasını önlemeye, nerede serin kalacağına dikkat edin! Bir kelime oyunu! harika!
Öğretmenin boyun eğmeye istekli olmasına şaşmamalı!
Öğrenci Altı: "Yanlış"
Bu küçük makalenin ön kısmı oldukça komik ve çoğu ailenin çatışmalarını ve tartışmalarını anlatıyor. Ancak son paragrafın son cümlesi son dokunuştur. Küçük yaşta babasına nasıl bakacağını biliyor ve annesine aynı durumda bir ders vermiştir. Çocuğun tepkisinden babanın çocuğa verdiği eğitim görülebilmektedir. Daha özenli.
Çocukların masumiyeti gerçekten çok değerli ve bir zamanlar çocuksu masumiyetimiz vardı, bu masumiyeti kim öldürdü? Kimse öldüremez, sadece kendimiz.
Aslında her zaman çocuksu bir masumiyete sahip olabiliriz, dünyaya basit bir vizyonla baktığımız sürece mutlu ve tatmin oluruz.
En iyi nimet şudur: Hayatınızın yarısına gidip gençken geri dönebilirsiniz.