Bu hayat,
Sıradan veya görkemli, hepimiz cennet ile yeryüzü arasında yolcuyuz. Bu hayatta, ister tamamlanma ister pişmanlık olsun, hepimiz zamanda yürüyenleriz. Yüz yıl sonra hiç kimse bir kuruşluk serveti alamaz, kimse biraz erdem alamaz, kimse bir parça ot veya ağacı alamaz. Kaç kişi ölümden sonraki yaşamı bir rızık olarak görür ve sonra bu hayatta dileklerini yerine getirir; kaç kişi ölümden sonraki yaşamı umut olarak görür ve sonra bu hayatın aşkı hakkında yazmaya devam eder. Ölümden sonraki yaşam sadece bir boşluktur; öbür dünya sadece bir hipotezdir; öbür dünya ise ulaşılamaz bir rüyadır! Dokunamayız, hissedemeyiz ve asla gidemeyiz. Öbür dünya yok, bu yaşamı besle! Lütfen kendinizi daha çok sevin! Fazla çalışmayın, vücudunuza iyi bakın; debriyajı fazla önemsemeyin, kadere bağlı kalmasına izin verin; çok fazla düşünmeyin ve özgür ve açık fikirli olun. Kendi hayatınız, kendi kararınız; kendi kırılganlığınız, kendi korumanız! Öbür dünya yok, bu yaşamı besle! Lütfen çevrenizdekilere karşı nazik olun! Bir akraba ya da arkadaş olsun, sadece hayatımızın geri kalanında birlikte kalmalıyız. Daha az tartışmalı, daha fazla anlayışlı; daha az cehalet, daha çok arkadaş; daha az şikayet, daha çok sıcaklık. Sonraki hayatta birbirinizi tanımayacaksınız; bu hayatta kavga etmeyi bırakın! Ölümden sonraki yaşam yok, bu yaşamı besle. Her gün değer verin, iyi yaşayın; herkese değer verin, iyi yaşayın; her kadere değer verin, iyi koruyun! Değer vermesi gereken her şeyi sevin ve bu hayatta pişmanlık duymayın!